Galatasaray'ın gün geçtikçe ünlenen dünya transfer gündeminin önemli isimleri arasında boy gösteren Burak Yılmaz. 1985 Antalya doğumlu olan futbolcu Beşiktaşlı kaleci Fikret Yılmaz'ın oğludur kendisi. Antalyaspor altyapısında forma giyen Burak 2006'da Beşiktaş'a transfer olmuştur. 2007-2008 sezonunda Ertuğrul Sağlam'ın teknik direktör olması ile Manisaspor'a Filip Holosko karşılığında 5 Milyon Euro+Koray Avcı yanına eşantiyon olarak verilmiştir.
16 Maçta 9 gol atarak ilgiyi üzerine çeken forvet Fenerbahçeye transfer olmuş yarım dönemde hiç gol atamadan Eskişehir'e oradan 2009 sezonunda Trabzon'a geçmiştir. En verimli çağı da 2009-2012 arası Trabzonspor ile olmuş hem gol krallığı yaşamış hem de Milli Takımda ki yerini garantilemiştir.
Sezon başında Galatasaray'a transfer olan Burak Yılmaz gollerine ara vermeden devam etmekte ne kadar iyi bir golcü olduğunu tüm Türkiye'ye kanıtlamaktadır. Fakat!
Beşiktaş'ın Baba Hakkı'sı,Şerefi , Galatasaray'ın Metin Oktay'ı, Metin Kurt'u, Fenerbahçe'nin Lefter'i gibi isimleri andığımızda Burak Yılmaz'ı hangisinin yanına koyabilirsiniz?
Taraflı olun ya da tarafsız olun bu gurur ve onur timsallerinin yanına Burak'ı koymak onları mezarlarında huzursuz etmek, geçmişlerine yapılan saygısızlık olacaktır. Metin Oktay'ın milyarlara takımını satmadığı, Baba Hakkı'nın kötü oynayan Fenerbahçe kaptanını düzgün oynamaları konusunda uyarması, Lefter'in elini öpen Beşiktaş futbolcuları daha yüzlerce örneğin yanına nasıl koyarsınız bu gol kralını?
Dakika 76 Galatasaray 1-0 önde rakip Manchester United Burak Yılmaz yere bırakıyor kendini.
Dakika 3 maç 0-0 rakip Ordu Burak yine yerde.
Dakika 80 yer İnönü rakip Beşiktaş ve Burak Yılmaz maçı kazandıran atlayışını yapıyor.
Dakika 32 rakip Alanya hazırlık maçı utanmıyor yine bırakıyor kendini.
Ve bu gece rakip Real Madrid ve Burak Yılmaz ceza sahasında yine bırakıyor kendini yere. Hakem olayı görüp basıyor sarı kartı. Bu utanç tablosudur. Onu yoksunluğudur, hilekarlık, Galatasaraylılığa Metin Kurt'a, Metin Oktay'a küfürdür.
Futbol bir oyundur her ne kadar bir fiyatı olsa da bir sanayi gibi görülse de sporun en heyecan verici, en eğlenceli halidir. Emek mücadelenin ve alın terinin karşılığıdır. Emek hırsızlığı spor değil hangi dalda olursa olsun dünyada ki herşeyden kötüdür. İş yerinizde patronunuzun fazla mesai ücretinizi ödememesi, bir yıl çalışıp okuma hakkı elinden alınan öğrenci, elinde ki arazileri yakınlarına hediye eder gibi dağıtan bürokratiklerden bir farkı yoktur.
Onur hiçbir futbol takımının formasını giymez. Formanın altında giymek isteyenlerin sadece giydiği bir içlik gibidir. Şeref transfer edilemediği gibi yenilmek ya da yenmeyi bilmez bulunduğu her yerde galibiyettir.
Cüneyt Avcı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder