Biliyorum hikayesi sonsuz bir şehir emanet ediyorsun bana. Geceler boyu korku masalları anlatan buruşmuş ihtiyar suratlarında. Sana karanlık bir gelecek, ter içinde kalacak bedenler, aşk kesikleri ve sadist çocuklar vaad ediyorum. Menilerinde yüzünü yıkadığın bir kerhanenin çatı katında ev hayalimde ki. Çocuklarımızın pezevenk ruhudur kimliklerimizi satan. Oysa bir ada vapurunun buğulanmış camına yazdığımız isimlerimizin baş harflerinden manşet yapıyor bir gazete. Soba dumanıyla zehirlenmiş iki çıplak ceset yatıyor. Teri üstünde iki ölü. Dumandan kapkara olan tenimiz Afrikalı bir çocuğun teniyle aynı. Beni yağmur ormanlarında vahşi bir yaban kedisi senin cesedini toprak yiyecektir. İki cansız beden dünyaya getiriyor zigotlanan yumurtalıkların. Ölü bebekler doğuruyor İstanbul’un varoşları.
Gecenin içinde mi ve la esir düştü,
Chopin’in uykusu kaçtı.
Anahtarı kayıp bir nota defterine yazıldı,
Otopsi raporu. Fa diyez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder